René Guénon- DOĞU DÜŞÜNCESİ

 

                                                                      

Eserin muhteviyatına değinmeden önce Martin Lings’ın 1995 yılında eser hakkında yazdığı ve eserin arka kapak yazısını yazalım.

Guénon kendi kendine şu soruyu sorar: Bu insanlar Hıristiyanlığı reddettiği için eğer onlara hakikat birçok yönden Hıristiyanlığa benzer olan İslam tasavvufunun terimleriyle anlatılırsa kabul ederler mi? Bu soruya hayır diye cevap verir.  Guénon; Çünkü nonlar İslam’ın başka bir din olduğunu ve artık dinlerden bıktıklarını söyleyeceklerdir. Ancak yaşayan en eski din olan Hinduizm, görünüşte Hıristiyanlık ve İslam’dan farklı olduğu için Guénon Batı alemine Hinduizme dayanarak hakikatı anlatmaya karar vermiştir.”

Rene Guénon  1886 yılında Fransa’nın Blois kentinde doğdu. 1912’de Müslüman oldu ve Abdulvahid Yahya ismini aldı. 20. Yüzyılın büyük mütefekkirlerinden olan Guénon Çin, Hind ve İslam tasavvufu üzerinde araştırmalar yapmış, modern Batı’yı ise eleştirmiştir. 1930’da Mısır’a yerleşen yazar 1951’de vefat etmiştir.

Eser, İslam’ı diğer dinler olmak üzere başta Hinduizmle karşılaştırılmasıyla Doğu-Batı sentezine daha anlaşılır bakmamıza yardımcı oluyor. Zaten muasır medeniyetin mi, modern Batı’nın mı daha gelişmiş olduğu sorgulana dursun Guénon bizlere bunu Hindzim’le karşılaştırmalı olarak anlatmaktadır. Eserde yer alan içeriklerden Batinilik ve Zahirilik bölümünde genelleme yaparak sonuçlandırılan bu sentezin Doğu düşüncesinin önemini en net şekilde izah etmektedir.

Eserden altını çizip not aldıklarımız:

“Guénon hakikat mesajını Batı’ya iletmede daha iyi bir araca sahip değildi; çünkü Hinduizm, daha batınilik (esoterism) ile zahiriliğin (exoterism) birbirinden ayrılmadığı ve hakikatın gizli olmadığı çok eski bir çağda vahyedilmesinden dolayı doğrudan mesajını ileten bir dindir.”

“Hinduizm’in kardeşleri olan Yunan ve Roma dinleri çoktan yok olmuşken Hinduizm, dini muhafaza eden Brahmanlar ve Kast sistemi ile kutsallık çiçeklerini bugüne kadar taşımış ve canlı kalmıştır.”

“Guénon’a göre akıl öbür dünyanın gerçekliklerini ve onların ruhtaki uzantılarını idrak eden –ki ruhtaki bu uzantılar entelektüel sezgi olarak adlandırılabilir- bir melekedir.”

“ Bilmek ile varlık temelde bir ve aynı şeydir. Bunlar deyim yerindeyse, her şeyin “ikiliksiz” olduğu yerde- tek bir gerçekliğin, birbirinden tefrik edilemez olan iki yönüdür.”

 



Doğu Düşüncesi- René Guénon 

İZ YAYINCILIK 4. BASKI (2013)

Çeviri: L. Fevzi TOPAÇOĞLU

135 SAYFA

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Close Menu