SONER YALÇIN - SAKLI SEÇİLMİŞLER

 

Soner Yalçın, önemli araştırmacı, gazeteci ve yazardır.  Önceki birkaç kitabını daha okumuş fakat en ciddi araştırma ve kaynaklarla anlatım sağladığı kitap “Saklı seçilmişler” olduğu için bu eserin takrizini yazmaya karar verdim. Yazar, araştırmalarının hepsini kaynaklarla, dipnotlarla ve açık bir şekilde izah etmektedir.

Takrizimizin altına uzun uzun ve tek tek kitaptan not aldığım ve başkalarına da faydalı olmak adına yazdığım bölümler olacaktır. Bu bölüme geçmeden önce yazar hakkında ve kitap hakkında bilgi aktaralım;

Hüseyin Soner Yalçın 1 Ocak 1966 Çorum doğumludur. Aydın sol grubundan olduğu bilinir. Çeşitli gazetelerde çalışmış ve televizyon programları sunuculuğu yapmıştır. “Asosyal” olduğu için hakkında komplo teorileri üretilmesine sebep olmuştur. Araştırmalarını farazi değil, olaylara ve gerçekliğe dayandırarak yapar. Şahsi görüşümce “kesilip atılacak tırnak” değildir. Değerlidir ve gerçekleri görmek adına sığ olmamak adına okunulması gerekilen değerli bir “yazar”dır. Derin devlet ilişkileri, kirli siyaset işleri gibi söylentilere itibar etmeden insanlığa sağladığı katkı ve kaleme aldığı bilgileri değerlendirmekte yarar görüyorum.

Saklı Seçilmişler kitabı, insan sağlığı üzerinden oynan oyunları, asıl ve gerçek anlamda siyasi çirkefliği, para kazanmak için yapılan gıda hilelerini, öz buğdayımızın gdo’lu bir yabancıya dönüşümünü, tarım gıdalarının insanları hasta etmesini sağlamak için kurulmuş milyon dolarlık laboratuvarları, “insanlık için” kurulmuş devasa vakıf ve dernekleri! Ve daha nicelerini kaynaklarıyla, dipnotlarıyla birer birer açığa çıkarmıştır.  Bunun yanı sıra bu eser “bilinçlenmek ve bilmek” adına okumanız gerekilen bir eserdir. Ben 484 sayfa kitabın her sayfasını, her cümlesini okudum. Sıradan bir okuyucu olmadığım gibi takriz, tenkit çalışmalarıma istinaden şunu da belirteyim; Bu kitap profesyonelce yazılmış, sadece 2 adet küçük kelime hatasını bulduğum usta editörlerce düzenlenmiş, baskı kalitesinden kâğıt seçimine kadar başarılı çalışmalar sonucu doğmuş bir eserdir. Ayrıca eklemek istediğim hususiyetli bir eksiği de belirteyim; Eser içerisinde isterdim ki; bir veya birkaç sayfasını günümüz ürünlerinde kullanılan çeşitli maddeler halindeki zehirlerin tanıtımına, maddeler halinde kullanımına yönelik bir çalışma da olsaydı. Sıradan bir meyve suyunda bile E maddeli, garip isimli çeşitli katkılar kullanılmaktadır. Bunlardan da örnekler verilerek ve zararları yönünde ayrıntılı bilgiler eklenerek kitabı daha da zengin hale getirile bilinirdi.

 

Kitap içerisindeki altını çizdiğim, önemle not aldığım kısımları 1. Sayfadan başlayarak takrizimizin altına yazıyorum. İlgili yerleri birebir görmek için sayfa numaralarıyla belirtiyorum. Okuduğum kitap Aralık 2017 Basım, 838. Sayıdır.

 

SAKLI SEÇİLMİŞLER

(Siz onları değil, onlar sizi seçti)

İÇİNDEKiLER

Yazma Amacım

Bill Gates Pilavı

Beyaz Saray'ın Emri

Fatih'in Tavuğundan Rockefeller'ın tavuğuna

AKP Yerliye Düşman

AKP Yapılan "Domuzlukları" Görmek istemiyor

Made in IMF

Avrupa "Ortak" Türkiye "Pazar"

Sigaramızda-Tütünümüzde "Tekel": ABD Büyük Tahrifatın Başlangıcı

"Türkiye Topraklarını zehirledik"

Osmanlı, Tarım Kitabını Yasakladı

Atatürk'ün Yaptıkları Bilinmeden Bozgunun Boyutu Anlaşılamaz

Dünyanın Efendileri

Gelecek Felaketin Mimarları

Kaynakça

Dizin

 

İçindekiler bölümünü yazmamdaki maksat; Konu başlıklarının vereceği bilgiye istinaden kitabın içeriğinin biraz daha ortaya çıkmasını sağlamaktı. Eser içerisinde yer alan onlarca notum bulunmaktadır. Bunlardan bazılarını sayfa numaralarıyla yazıyorum. Ki, kitap içinde ilgili konunun, ilgili yazının, ilgili dipnotuna da ulaşıla bilinsin.

NOTLAR

Hala 100 yıl öncesinin teknolojisiyle yerli-milli otomobil üretmekten bahsediyoruz. Jet Fadıl'n "yaptığı" otomobilden medet umanların ülkesi burası! Hiçbiri tesadüf değil. Bilerek Türkiye'yi bu hale düşürdüler. Türkiye geri kalmış bir ülke değil, geri bıraktırılmış bir ülkedir!

46

Yazdım: Buğday stratejik yaşamsal ürün. Ülkeler buğday üretiminin bir bölümünü her türlü riske karşı depoluyor. Türkiye Toprak Mahsulleri Ofisi, kuraklık ve savaş gibi nedenlerle uygun miktarda stok yapardı. AKP, IMF nin "stok politikasını terk et" emriyle 2006 yılında stoklarındaki buğdayı çok ucuza elden çıkardı. Tarım doğaya bağlıdır; doğadan gelecek felaket üretimi allak-bullak edebilir. Depolamanın amacı budur. Zaten ertesi yıl Türkiye'de kuraklık oldu. Buğday üretimi 21.5 milyon tondan 17 milyon tona düştü. Ve AKP gümrük vergisini düşürerek buğday ithal etti.

59

AKP dönemindeki buğday bozgunu yazmakla bitmez. Depodaki buğdayı elden çıkartanların, buğday ekimini azaltanların amacı ne? "Sertifika" kurnazlığıyla tohumu köylünün elinden alıp, küresel şirketlerin egemenliğine sunanlar kimin amacına hizmet ediyor? Buna "milli siyaset" denir mi? Bizans'tan Osmanlı'ya ülkenin tahıl ihtiyacının karşılanması devletin güvenliği açısından büyük önem arz ederdi. Ya şimdi? Tam bir teslimiyet yaşandı, yaşanıyor.

59

 

 

AKP kurucusu Prof. Dr. Sami Güçlü, 3 Kasım 2002 seçiminde Konya AKP milletvekili oldu. İki hafta sonra kurulan kabinede Tarım ve Köy işleri Bakanı yapıldı. Ve..

Yerli üreticiyi korumak için 2004 yılında "yerli ürün alana ithalat izni" uygulamak istedi. ABD, "uluslararası ticaret yasalarıyla uyuşmadığı" gerekçesiyle Türkiye'yi, Dünya Ticaret Örgütü ne şikâyet etti. Ardından dava açtı. Sonuç? Erdoğan devreye girdi; ABD'ye kararı kaldırttı ve 2 Haziran 2005 te Bakan Samı Güçlü’yü koltuğundan aldı. Erdoğan, ABD ile başını belaya sokmayacak Mehdi Eker’i Tarım ve Köy işleri Bakanı yaptı! Bu konu WikiLeaks belgeleriyle ortaya çıktı.

230

 

Türkiye'de çay yerine, kahveyi yerleştirme gayretleri ve Reklam-medya yatımları niye çok hız kazanmış durumda? Türkiye’de üretilen çay yerine, tamamen ithal edilip dövizle satın alınacak kahveyi koymak,  yani küresel kapitalizm, sizin çay değil, kahve içmenizi istiyor. Karadenizli olmakla övünen Erdoğan bu emperyalist gıda dayatmalarına karşı ne yapıyor? Hiç..

243

 

TEKEL sigara fabrikalarının 2008 yılında özelleştirilmesi ve Tütün Fonu'nun kademeli olarak düşürülmesi sonucunda, Türkiye sigara pazarının tamamına yakınına küresel sigara şirketleri hâkim oldu. TÜİK 2013 verilerine göre, Türkiye'de tütün ürünleri imalatının yüzde 89,3 ü yabancıların kontrolüne geçti. Bir başka ifadeyle, ülkemizde yabancı kontrolünün en yüksek olduğu imalat sektörü tütün ürünleri oldu.

Hepsi "planlı" idi. Dokuzuncu Kalkınma Planı'nda (2007-2013) özelleştirme sonucunda kamunun tütün ürünlerinin işlenmesiyle ilgili alandan tamamen çekilmesi hedeflendi. Onuncu Kalkınma Planında (2014-2018) ise, "Dokuzuncu Kalkınma Planı döneminde Kamu, Petro-kimya, tuz ve tütün sektörleri ile araç muayene istasyonları işletmeciliğinden tamamen çekilmiştir" ifadeleri yer aldı.

268

 





Kitabın Adı:        Saklı Seçilmişler

Yazarı         :         Soner YALÇIN

Yayınevi     :        Kırmızıkedi

Sayfa           :        484 / 2017 Aralık


Yorum Gönder

0 Yorumlar

Close Menu