Cemal Nar hocanın eserlerinden “kitap sevgisi yazma aşkı” olan bu kitap,
kitabın değerini, ne demek olduğunu ve sıradan bir kitap için bile olsa nelere
değeceğini en ince ayrıntısına kadar anlatmıştır. Kitap neden önemli? Bir kitap
için insan en fazla nelerden vazgeçebilir? Kitap sevgisini aşka döndüren
unsurlar nelerdir? İşte cevabı bu eserde.
Kitap içerisinde kitapların dünyası olan ve bu dünya
içerisinde de bambaşka alem olan kitap sevgisini, yazma aşkı ile mükemmel
şekilde süslemiştir. Geçmişten geleceğe öyle bir ışık yakmış ki Cemal hoca, bu
ışığı ancak bu eseri okuyarak söndürmemeye muvaffak olursunuz.
Bu eser derin ve bir araya getirilmesi zor olan
kaynaklarından dolayı tek başına bir külliyat,
ansiklopedi hatta bir kütüphane değerindedir. Duymadığınız kişileri,
yaşanmış hikâyeleri ve anıları tek tek okuyabilirsiniz. Bazen şaşırır bazen
üzülürsünüz. Fakat sonunda “kitabın
değerini” muhakkak öğrenmiş olursunuz. Mesela
Muallim Cevdet Efendi için geçen şu sözlere bir bakalım “Kitap sevgisinin kendisinde hastalığa, yer yer de deliliğe dönüşen,
dolayısıyla kitaptan başka bir şeye para vermeyen ve kışın battaniye parasını
dahi kitaba vererek yerde yatan ve üşütüp verem olan Muallim Cevdet için kitabının
kaybolması ne demektir bir düşünür müsünüz?” Ya battaniyesini satıp yerde
yatmayı?
İşte böylesine derin ve bir o kadar da nankördür bu
sevda. Gözünüzden kıskandığınız ve elinizden kitaplığa dahi koymak
istemediğiniz eserler gün geliyor ya yok pahasına satılıyor ya da yakılıp yok
ediliyor. Kitap aşkının böylesine kahreden bir hikayesini de aktaralım: “….Heyhat, kadıncağız onunla okuryazar adam
diye evlenmiş, fakat beyi okuma yazmayı bir türlü bitirememişti. Ne acı bir
gerçektir ki, adamcağız ölür ölmez, karısı hemen olanca husumetiyle kocasının
kitaplarına musallat olur, onları neredeyse bedavaya dağıtır. Zaten eskiler
öyle dememişler mi?”Adam mezara, kitaplar mezata!”
Bu eserde bir kitap alabilmek için yol parasından
vazgeçip o kitabı elde etmek isteyeni, battaniyesini satanı, karısının
hakaretlerine karşı hergün evden bir kitapla çıkıp eve iki kitapla gelerek
gizli gizli kitap alanları okuyacaksınız. Kitap aşkının insanda olmadık
fikirler üretmesine neden olan gizli sırları da öğreneceksiniz. Mesela “Mükrimin
Halil Yınanç Paris’tedir. Dünyaca ünlü meşhur kütüphane Bipliothegue National’e
devam eder. Orada “Nusretname” adında bir kitapla karşılaşır. Bu kıymetli
eserden bir tane alabilmek için hemen harekete geçer. Lakin bu iş o kadar kolay
değil. Çünkü Nusretname bir kopyası daha olmayan ve hiçbir şekilde
kopyalanmasına, resim alınmasına musade edilmeyen nadide bir eserdir.” Peki
siz böyle kıymetli bir eseri nasıl dışarı çıkarırdınız? İşte cevabı. ”Tam bu sırada hocanın dillere destan
hafızası imdada yetişir. Hergün bu kütüphaneye gelerek 3-5 sayfa ezberler.
Ezberlediği sayfaları kaldığı otele gider ve yazar. Bu şekilde kitabı tamamen
ve birebir orjinali suretinde istinsah eder.”
Bu harika eserin sıradan ve basit bir araştırma
neticesinde meydana gelmediği aşikâr iken bizimde saygı duyup tanıtmamız aynı
halde elzemdir.
Kitabın hataları haddimize olmasa da fikri beyan
babında önerimizin de yazıma geçmesinde mahsur olmayacağını düşünüyorum. Kitap
kapağının üzerinde bulunan kalem resmi her defasında kitabın üzerine konulmuş
çuvaldız gibi gözüme görünmesini saymaz isek, tashih eksikliği olduğunu
söylemek zorundayız.
Kitabın Adı : Kitap sevgisi yazma aşkı
Yazarı : Cemal NAR
Yayın evi : Özgü yayınları 1.Baskı 2015/528 sayfa
0 Yorumlar
BU KONU HAKKINDA FİKİRLERİNİ YAZMAK İSTER MİSİN?