KAYBOLUŞLARIMIZ
“Biraz nefes alıp ‘asıl’
istediğim şeylere yönelmek için paraya ve zamana ihtiyacım vardı. Oysa ikisi de
acımasızca tükeniyordu” Oysa tükenen sadece zaman ve para değildi. Daha vahimi
tükenen bir sigara vardı. Belki de hunharca içilen ve bu sebepten bir
vazgeçişte bu tükenmeye sebepti.
Sude Kaya’nın yazmış olduğu
bu güzel eser genç yaşına rağmen güçlü bir kaleminin olduğunu gösteriyor. Eser,
mektuplardan oluşan bir pişmanlığın, aşkın ve beklenen yada beklenmeyen bir
sonucunu yansıtıyor.Bayan, sevgilisinin sürekli sigara içmesinden dolayı ona
daha fazla tahammül edemiyor. Erkek olan ise zaten bunu bekliyor hatta bu
zemini hazırlayarak kovulmayı istiyor. Oysa ne kovan ne de kovulan aslında bir
birilerinden vazgeçtiğinden değil, vazgeçemediğinden bunu yapmak zorunda
kalıyor.
Kayboluşlarımız, aşkın
sadeliği, güzelliği, saflığı ile yazılmış suçun sigaraya atılmasıyla bir
gerçeği de yüzümüze vurmuştur.
Bir büyük aşkın edebi
kelimelerle süslenen hüzünlü bir öyküsü diyebileceğimiz güzel bir eser
olmuştur. Ne mi olmuştur? İşte bunu okuyucunun merakına bırakıyorum.
Editörlüğünü değerli arkadaşım
İsrafil Baran’ın yaptığı kısa ama derin duyular barındıran bu eserde eleştiri
yazacağım tek bir kelime var; gerçekten “cidden” kelimesi uygun olmamış. Elbette
yazarın inisiyatifinde olsa da okur olarak belirtmem gerekiyor.
KİTABIN ADI : KAYBOLUŞLARIMIZ
YAZARI : SUDE KAYA
YAYINEVİ : KIRMIZI LEYLEK
/2019/79 SAYFA
0 Yorumlar
BU KONU HAKKINDA FİKİRLERİNİ YAZMAK İSTER MİSİN?