SAHİPSİZ MEKTUPLAR - HAYRİYE GÖZTAŞ

 




Hayriye Göztaş edebiyat alanında birçok esere imza atmış önemli bir kalemdir. Romanları hayatın içerisinde yer alan konulardan oluşurken anlatım dili ve yazım tekniği ile de dikkat çekmektedir. Onun yazım dili ve kullandığı teknik açısından farklı bir üslubu olduğunu söyleyebiliriz. Gerek Gülperi olsun gerekse bir önceki eseri olan İki Mevsim Bir Ömür olsun okuyucuyu sıkmadan boğmadan içine alan bir yapısı bulunmaktadır.

Yazar aynı zamanda şairdir de… Müşkülpesent isimli şiir kitabı da bulunmaktadır. Fakat edebikitap.com olarak şiir kitaplarına değinmediğimiz için o kitabından bahsedemedik. Lakin şiirlerinin serbest şiir tarzında olduğunu söyleyebiliriz.

Gelelim asıl konumuz Gülperi’ye;

Hayata farklı pencereden ve olağandışı bir gözlem yeteneği ile bakan Aysel bir gazetede gazeteci olarak çalışmaktadır. Bir müteahhit’in haberini yapmak üzere verilen bir adrese gönderilir. Aysel verilen adresin yanlış olduğunu sahipsiz ve boş bir eve gelmesiyle anlar. Tam döneceği esnada içeriden bir ses duyar. İçeride yaşlı bir kadının yaşamının son anına denk gelmiştir. Aysel hemen ambulansı ve polisi arar. Görevliler geldiğinde kadını evden çıkarırlar ve Aysel ile kısa bir süreliğine göz göze gelirler ve yaşlı kadın vefat eder.

Vakit gece mi gündüz mü, söylesene iki gözümün çiçeği

Kısa süre sonra komiser tutanak ve imza için Aysel’i arar. Sonuçta görgü şahitidir ve imzası gereklidir. Ayrıca emniyet müdürlüğünde Aysel’i bir de sürpriz beklemektedir. Aysel imza için gittiğinde bir imzasının daha olduğunu söyler komiser. Yaşlı kadının vasiyeti üzerine kadına ait olan her şeyini son nefesinde yanında olan kişiye bağışlamıştır.

Aysel ne kadını ne de hayatını bilmemesine rağmen ona ait eşyalarının da varisi olmuştur. Ve kadının yaşadığı eve giderek ona ait eşyaları incelemeye başlar. O sırada içerisinde mektupların olduğu bir kutuyu bulur. Kutuyu alıp evine dönen Aysel mektupları tek tek okumaya ve kadının hayatını çözmek için sahipsiz mektupların sahibini aramaya başlar.


Kalp öyle bir güneşe döndü ki yüzünü, ölüp ölüp dirilmenin hazzıyla sığamıyor göğüs kafesine...

Merakla okuyacağınız bu eser yukarıda da dediğimiz gibi etkileyici anlatım yönü ile sizi alıp götürecektir.

Son olarak yazarından aldığımız bir ipucu ile Gülperi’nin gerçek yaşamdan alındığını da söyleyelim…


Yorum Gönder

0 Yorumlar

Close Menu