CAN
BOĞAZDAN ÇIKAR
Mehmet
Ali Bulut, ilginç kitapları ve ilginç konuları ile her zaman dikkatleri üzerine
çekmeyi başaran bir yazardır. Gerek sosyal medya platformlarında gerekse kitap
içerik ve konularında önemli meselelere ışık tutmayı kendine görev edinmiş bir
kişidir. Bu meselelerden bazılarına “farazi” deniliyor olsa da dikkate alınması
gerektiğini düşünüyorum. En azından farklı bir şuur oluşumu hatta fikir oluşumu
konusunda önemli yer tutmaktadır.
Can
Boğazdan Çıkar isimli eseri de yine dikkate alınması gerekilen önemli konuları
ele almıştır. Bunlardan en önemlisi de kan gruplarına göre beslenme konusu
diyebilirim. Her ne kadar onlarca başlık 6 bölüm içerisinde verilmiş olsa da
konular kronolojik sıralamaya göre devam etmiştir.
Kitap
içerisinde dikkat çeken hususlardan biri de (genel olarak) bilimsel verilere
değil de dini verilere dayalı anlatımlar olduğunu da eklemeliyim. İnsan
metabolizması elbette aynı şekilde kodlanmış ola da zamanın hızına uyum
sağlayamamakta ve yetersiz beslenme ile sağlığı bozulmaktadır. Tabi sadece
insan sağlığı değil aynı şekilde gıdalar da bozulmakta ve metabolizmaya faydası
olmayan ürünler üretilmektedir. Bu kitapta çok çeşitli beslenme ve gıda
konusunda bilgi sahibi olacağınızı belirtmeliyim.
***
Son
olarak bir de eleştirim bulunmaktadır; Tabiri caizse 42 numara ayakkabı giyen
birisi 40 numara ayakkabı giydiğinde nasıl rahatsız olursa kitabın ciltlenmesi
de aynı şekilde olmuş. Dar ve okunması zor bir şekil almış. Rahat okuyamadığımı
söylemeliyim.
içerikten
Kimlerin Süt Tüketmesi Sakıncalıdır?
Süt, şu insanlar için zararlıdır:
Vücudunda tümör ve ur bulunanlar, Kanser hastaları
Karaciğer ve dalağı hasta olanlar
Böbrek hastaları
Deri hastalığı bulunanlar
Migren ve sık sık baş ağrısı çekenler
Kulak çınlaması ve baş dönmesi yaşayanlar.
Bu insanlara fayda sağlayacak bir süt varsa o da deve sütüdür...
Ancak ülkemiz şartlarında deve sütünün temini, zor bir ihtimaldir.
***
Suyu Nasıl İçeceğiz?
Peygamberimiz (sav), suyu yavaş yavaş içerdi. Çok hararetli durumlarda suyun
emilerek içilmesi gerekir. Bu, hem lüzumundan fazla miktarda su içerek gereksiz
yere mideyi şişirmeyi önler hem de susuzluğun çabuk ve daha etkili biçimde
geçmesini sağlar. Midenin doyma hissi için yukarıda izah ettiğimiz durum, suyun
içilmesinde de geçerlidir. Doyma hissi, midemize giren miktarla değil,
ağzımızda duran süre içerisinde, beynin yaptığı analizlerle gerçekleşir. Yemeğe
doyma/suya kanma komutunu veren organımız beyin olduğu için onu ikna etmemiz
yeterli olacaktır!
KİTABIN ADI : CAN BOĞAZDAN ÇIKAR
YAZARI :
MEHMET ALİ BULUT
YAYINEVİ : HAYAT KİTAP/2012/287 SAYFA
0 Yorumlar
BU KONU HAKKINDA FİKİRLERİNİ YAZMAK İSTER MİSİN?